Arıcılık nasıl yapılır? yazarak İnternet ortamında araştırma yapan bir kişi bu sorguyu iki sebepten yapmış olabilir. Birincisi, yakın çevresinde arıcılık yapan ve bu işten para kazanan kişi ya da kişiler vardır, acaba bende yapabilirmiyim düşüncesi ile araştırıyordur. İkinci seçenek ise, bu iş için ne kadar yatırım gerekir, prosüdür olarak neler lazım gibi düşüncelere cevaplar arıyordur. Bu yazımızda sizlere arıcılık yapabilmek için gerekli meteryalleri, bilgileri vermeye çalışacağım.
Bu iş için öncelikli olarak arı ve doğayı seviyor olmanız, birazda el becerinizin olması yeterli olacaktır. Arı iğnesine karşı alerjik bir sorununuzun olup olmadığını da bir sağlık kuruluşundan faydalanarak öğrenmeniz gerekmektedir. Aslında en önemli konulardan birisi de eğitim almaktır, sadece Halk Eğitim Merkezlerinin verdiği kurslar yeterli olmamaktadır. Eğer ciddi olarak ben arıcılık yapacağım ve bu işten para kazanacağım diyorsanız, mutlaka bu işin çıraklığını yapmanız ve arazide bire bir usta çırak ilişkisi yaşamalısınız. Varsa etrafınızda bir arıcı, fikren anlaşabiliyorsanız yardımlaşabilir, tecrübe kazanabilirsiniz. Çıraklık esnasında yapmanız gereken koloni yönetimini iyice öğrenmek olmalıdır. Bu arada bulunduğunuz bölgede açılacak bir kursa başvurup arıcılık belgesini almanızda çok iyi olacaktır.
Arıcılık yapmak için büyük yatırımlara gerek yoktur, küçük paralar ile bu işe başlayabilirsiniz. Tavsiyem birinci yıl 3 adet arı kolonisi ile başlamanız, takribi olarak 300×3 yani 900 lira gibi bir yatırım ile ilk adımı atmış olursunuz. Peki bu 3 adet koloniyi nereye koyacağım, ilk başlarda bence yine etrafınızda bulunan bir arıcıdan yardım alabilirsiniz, hatta mümkünse çıraklığını yaptığınız ustanın arılık olarak adlandırılan bölgesine götürüp yerleştirebilirsiniz.
Artık sizin de üç adet arı kovanı ve içinde de binlerce arınız var, şu an sizinki hobi arıcılık, öğrenme dönemindesiniz. Zaman çabuk geçer, erken ilk bahar gelir, bahar takip eder ve derken bal sezonu gelir çatar. Eğer sezon iyi geçti ise, koloni yönetiminde hata yapmamış, arı bakımını iyi yapmış iseniz ilk bal sağımını da ustanız ile beraber yapar, o mutluluğu tadarsınız. Zaman da gelmiştir artık, siz bir arıcı olmuş ve hatta arıcılık aşkı iliğinize işlemiştir, bırakamazsınız. Üç kovan olur on, derken 20 ve öyle öyle artar gider.
Artık arıcı oldunuz ve bu işi yapacaksınız, şimdi arıcılık yapmak için neler lazım, bırakın ustayı kalfayı, yeniliklerin takipçisi olun, modernizasyon yönünüzü geliştirin. Siz eskilerin yaptığını yapmayın, 40 yıllık paslı bal süzme makinalarını kimseden emanet almayın. Alın kromdan bir süzme makinesi tertemiz, hijyenik bal üretimi yapın, yani kendinizi çağa uydurun. Zaten arıcılık malzemeleri çok büyük paralara mal olmuyor, demirbaş yatırım tutarınız iyi bir sezonda kazanç hanenize girecektir.
Arıcılık yapacak iseniz şunu da iyi bilmelisiniz, arıcılık da çiftçiliğin bir koludur ve hava şartları çok önemlidir. Siz arıdan yüksek verim alabilmek için her şeyi doğru yapmış olabilirsiniz ama, eğer ki mevsim şartları kötü gitti ise bir bakarsınız hiç bir ürün elde edememişsiniz. Örnek verecek olursak 2016 arıcılık sezonu hiç de iyi geçmedi.
Arıcılık yapmak ve ürettiğiniz ürünleri (bal, polen) perakende satabilmek için bu işin sosyal medya ayağını da çok iyi kullanmanız lazım. Eğer ki ürünlerinizi toptancıya satmayı düşüyor iseniz büyük şoklar yaşayabilir, pişmanlıklar duyabilirsiniz. Bal fiyatı toptan satışlarda oldukça komik rakamlara düşmektedir. Mümkünse bir marka yaratıp kendi ürününüzü kendinizin pazarlaması çok daha fazla gelir sağlayacaktır.
Size son olarak bir dip not vermek istiyorum; arıcılık yapmak için kendinize belirli bir hedef belirleyin ve aynı zaman da bu işin duayenlerinin takipçisi olun. Kendinize bir ekol belirleyin, eğer Alman arıcılığının uygulamalarını yapacaksanız onu takip edin. Burada size naçizhane bir tavsiyem, ülkemizin yetiştirdiği ve bu işin duayenlerinden birisi olan Prf.Dr. Muhsin Doğaroğlu’nun takipçisi olun, en az üç yıllık bir takvime denk gelecek şekilde O’nun uygulama yöntemlerini tatbik etmeye çalışın.
maalesef ki bu sorun zıraii faaliyet yapılan her bölgede var ve üstelik bilinçsizce atılan bu ilaçlar arı ölümlerine neden oluyor. Eğer ki, bahçe sahibini tanıyor iseniz ilaçlama yapacağında size haber verilmesini isteyin, diyelim ki yarın sabah ilaçlama yapacak, akşamdan kovanların giriş kapaklarını kapayın ilaçlama işi bittikten sonra açın. İkinci ve en sağlam seçenek arılarınızı ilaçlamanın yapılmadığı bir bölgeye nakledin. Bu işe devletin bir çözüm bulması gerekiyor ancak henüz bir çözüme ulaşmış değil, nasıl olur ne zaman olur bilemiyorum ama şurası kesin ki bu ilaçlamalar yüzünden arı kaybı çok yaşanıyor. Bir köpek bir kuş ölse Türkiye ayağa kalkıyor maalesef ki on binlerce arı ölse televizyonda haber bile olmuyor.
iyi akşamlar. size bir sorum olacak. Malatya ovasında arıcılığa başlamak istiyorum ama kaysı ağaçlarına zehir atılıyor. Ne gibi zarar verir arılara? Teşekkür ederim